Ankara’da siyasi kulisler oldukça hareketli…
AK partili belediye başkanlarının istifaları konuşuluyor.
Hangi belediye başkanı istifa edecek?
İsmi istifa listesine eklenenler… Listeden Çıkarılanlar…
Kellesi istenenler…
Kişilerin ikbalinin derdine düşüldü.
Melih Gökçek tez konusu bir kişilik…
FBI’ın en uzun süre görevde kalan başkanı Edgar Hoover gibi…
Her dönem azledilecek diye beklenir.
Her defasında göreve devam kararı alınır.
Oyunu kuralına göre oynadığı, iyi bir arşivci olduğu dillendirilir.
Bu nedenle mi bilinmez, oyunun galibi hep O olmuştur.
Bu sefer işler ciddi görünüyor.
“İstifa et” baskısı yüksek yüksek tepelerden…
Cumhurbaşkanı ve AK parti Genel Başkanı Erdoğan; siyaseti bilen, deneyimli bir siyasetçi…
AK Partinin izlediği bazı politikaların tıkandığını görüyor.
Dış politikada ki sıkıntılar…
Ekonomik bunalımlar… Zamlar…
Parti yöneticilerinin zengin olma, rant sevdası ve ihale kavgaları…
15 Temmuz olayları… Bazı parti ve yerel yöneticilerinin pasif tutumları…
Süreci hızlandırdı.
İstifaya zorlanan il ya da ilçe başkanları fazla konu edilmedi.
Onlar zaten atanarak gelmiş, tek aday olarak seçilmişti.
Parti ve delegede güçleri yoktu.
Ya belediye başkanları?
Milyonlarca seçmenin oyu ile seçildiler.
Bir talimatla istifa ediyorlar.
Bilmediğimiz gizemli olaylar oluyor. İşin perde arkası belirsiz…
Bırakın istifanın netleşmesini, söylentiler başlar başlamaz eleştiri bombardımanı başlıyor.
İşin ilginç tarafı, bu eleştiriler iktidar kanadından…
“Kötü başkandı.”
“Bunca yıl iş başında kaldı, birçok projeyi bitiremedi, hep göz boyadı.”
“Ankara’yı ranta kurban etti, yeşil alan bırakmadı.”
Ankara’yı parsel parsel FETÖ’cülere sattı.”vs.
“Düşenin dostu olmaz.”
Olumlu ya da olumsuz herkes Gökçek’in istifa topuna giriyor.
Köşe yazarları, yorumcular…
Kapısında bekleyen, toz kondurmayan, nemalanan, ne kadar dalkavuk varsa şimdi onlar da karşı tarafta…
Gökçek’e gelince, “Kast Sistemi” gibi sınıflar oluşturmuştu, ne güzel keyfi de yerindeydi.
Paylaşmayı da severdi.
Uyanık ve hesapçı bir belediye başkanı için kötü bir son.
Muhalefet, demokrasiyi ve millet iradesini hatırladı. “Seçimle gelen seçimle gitmelidir.”
Büyük laf.
Hele yavru muhalefet…
Tam bir komedi filmine benziyor.
Kendileri görevden alma ya da istifaya zorlama işlemini hiçbir zaman yapmadılar!
Ülkenin gerçek gündemi ne kadar farklı…
Dış politikada önemli gelişmeler var.
Kuzey Irak ve Suriye ateş çemberi…
İçerde ve dışarda, terörle mücadele tam gaz devam ediyor.
Birçok terörist etkisiz hale getirilirken, gelen şehit haberleri ile sarsılıyoruz.
İşsizlik oranı yükseliyor, ekonomik sıkıntıların kapıda olduğu söyleniyor.
Özellikle işsiz gençler bunalım takılıyor, geleceğinden endişeli…
Eğitim sistemimiz sos veriyor.
Biz neyi konuşuyor, neleri tartışıyoruz.
Yeter artık.