Verilen sözü yerine getirmek bir insanda bulunması gereken en önemli özelliklerden birisidir.
Yapamayacağını bilerek vaatte bulunmak, yalan yere söz vermek insani bir davranış değildir.
Dilin bir afeti sayılabilir.
İnancımıza göre de; söz verip yerine getirmemek, ikiyüzlülüktür.
Günümüzde toplumda bozulma ve çürümeler artmış, insanları kandırmak ve aslı astarı olmayan konularda vaatte bulunmak bir meziyet haline gelmiştir.
Hâlbuki yapılamayacak sözleri söylemek, Allah katında da çok büyük bir günahtır.
“Ey iman edenler! Sözlerinizi yerine getirin.” (Maide; 1)
“Ahde (verilen söze) vefa edin; hiç şüphesiz ahitten (verilen sözlerden dolayı) hesap sorulacaktır.” (İsra, 34)
Bu konularda başta dindar insanların hassas olması gerekir.
Konuştuğun zaman yalan söyle…
Verdiğin sözde, işine gelince cay…
Sana verilen emanete ihanet et…
Kul hakkı ye…
Sonra?
Oruç tut, namaz kıl…
Bekle Allah affeder!
Allah her şeyi biliyor, haberiniz olsun.
Sözünde durmayanın inancı da şüphelidir.
İnsan tutabileceği sözler vermelidir. Söz verirken de “inşallah” demek çok güzeldir.
Konuşurken dilin kemiği yok.
İnsanlara söz üstüne söz ver de…
Nefsin, verilen tüm sözleri yapmaya yanaşacak mı?
O zor.
Siyasette, ticarette…
Toplum hayatında, ailede…
İnsan veremeyeceği şeyleri vadetmemeli ve tutamayacağı sözler söylememelidir.
İnsanları verdiği sözlerle kandıranların…
Vay haline.
İnanmıyorsanız kutsal kitabımıza ve hadislere bir bakın.
Belki ıslah olursunuz.
“Düşündüğünü söyle, söylediğini yap, yaptığının arkasında dur, ama dikkat et.
Sözünün altında ezilme!” Hz. Mevlana